23 Nisan 2013 Salı

vakit geldi

Kanatları çırpmanın vakti geldi artık.
Ulaşılmazlarımdan arınıp evet ben buradayım diye haykıracağım günler yakın.
Hiçbir zaman niceleri gibi olmayacağım . Meltem Gürle' nin Sütsüz Kahve yazısı beni uyandırdı bugün.Söyle bir bitiriş yapmıştı Üstad. Kendisine üstad dediğimi bilse şaşırırdı elbet.Ama nasıl güzel bir cümleydi o öyle. ''Sütün eksikliğini hiç duymamış birinin, sade kahve içmesinin bir kıymeti olabilir mi?''
Şu sıralar insanları kategori ederek kendimi ise kategori dışında tutarak adımlar atıyorum.Ama bu yazıyla farkına vardığım bir şey var kategorilerin olmadığı.Aynı şekilde giyinen,aynı yerlere giden,aynı tarzda fotoğraflar çekip, sosyal medya akımında yaygınlaştıran insanların hepsinin farklı eksiklikleri var aslında kapatmaya çalıştığı.Dün Tilburg'un en hareketli saatlerinde merkezde oturup, Beste ile sohbet ederken yerimden kalkıp bağırmak istedim. Her şeyin farkındayız.Öyle davranmak istemediğimiz için öyle davranmıyoruz.Asıl lüks bu sanırım eksikliklerinin farkında olmak. Farkındalık  süreci büyütüyor insanı.Kabullenip kabul ettirmedikçe her gün biraz daha kırılıyor o kanatlar.Özgürlükleriniz biraz daha çalınıyor başkaları özgürlüklerini geri kazansın diye.
Eğer bu blogu okuyorsanız zaman ayırıp bu yazıyı da okumalısınız.Belki sizin için de başka bir kanat takmanın vakti gelmiştir.

http://www.birgun.net/writer_index.php?category_code=1235310621&news_code=1350203533&year=2012&month=10&day=14#.UH2BYY-IDd0.facebook

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder